8 Mart 2013 Cuma

Fenerbahçe korkuttu!


Aykut Kocaman'ın Fenerbahçesi bu sene farklı. Uygun bir Şampiyonlar Ligi grubundan çok rahat çıktılar ve bugüne kadar oynadıkları en tam rakibe göz açtırmadan deplasmandan galip dönmeyi de başardılar. Övgüyü hem de sonuna kadar hak ediyorlar


Fenerbahçe bu sene kendi geleneğinin çok dışında bir performans gösteriyor. Sarı-Lacivertiler geleneksel olarak lig formatına daha yatkın, eleme formatında sorun yaşayan bir kültürü yaşatır. Kadrolar; hocalar değişse de bu gerçek değişmez. Ancak Aykut Kocaman’ın Fenerbahçesi bu sene farklı. Uygun bir Şampiyonlar Ligi grubundan çok rahat çıktılar ve bugüne kadar oynadıkları en ‘tam’ rakibe göz açtırmadan deplasmandan galip dönmeyi de başardılar. Övgüyü hem de sonuna kadar hak ediyorlar.

Gelin oyuna önce Plzen açısından bakalım:    

Fenerbahçe kadrosuna baktığınızda sorunun orta saha olabileceğini düşünürsünüz. Topal, Selçuk ve Baroni’yle oyuna hükmetme sorunu yaşanabilir. Ve kuvvetli taraf da hiç kuşkusuz hücum hattı. Sow-Webo-Kuyt’la...

Tabii bu tablo aynı zamanda rakip için tedbir alınması gereken yer konusunda farklı bir yansımaya yol açıyor. Plzen’in oyunu bu kadar geride kabul etme tercihi muhtemelen Fenerbahçe’nin Avrupa’da 4 galibiyet 1 beraberlikle taçlanan deplasman karnesine dayanıyor. Yani hücum hattının kolay gole gidebilmesinden. Vrba buraya odaklanmış. Oyunu bu kadar geride kabul edişleri bundan...

Bir başka neden de Plzen’in bu kez evindeki maça deplasmanda alınan bir garanti skorla çıkmayışı. Yani aslında alışkanlıkları içeride de, dışarıda da, deplasmanda gibi oynamaları. Vrba’nın bu oyunu belli bir strateji üzerine kurduğu konusunda bir kuşkum yok. 75’ten sonra biraz olsun kontra arayışları bundan olmalı. Fenerbahçe bunun altından kalktı. Bu seneki Avrupa geleneğini sürdürdü. Orta sahada çok soğukkanlıydı. Bu oyunun gerektirdiği kadar pozisyon bulamasalar da, oyun kontrolünü alsalar da kaybetmediler. Fenerbahçe’nin oyununu şu pencereden değerlendirin. Dün muhtemelen beğenmediğiniz Plzen Marsilya’dan aslında daha iyi bir takım. Bunu Vrba’nın yanlış stratejisinden daha çok Fenerbahçe’nin dirayeti belirledi.

Aman Volkan neden Yobo!

Fenerbahçe’nin dengeli oyunu Volkan ve Yobo’ya fazla iş bırakmadı. Ancak hem Yobo hem de Volkan yoktan durumlarını pozisyonlara çeviren hatalar yaptılar. Yobo’nun manasız kaleye hedeflenen geri pasları ve top ezişleri hep sorun oldu. Volkan’ın 38’inci dakikada rakibin kontrolündeki Selçuk’a attığı pasta, kaptırılan top sonrası direkten dönen topta da aslında Volkan golü yedi ama şansımıza top girmedi. Bu şans anı bir dağılmayla da sonuçlanabilirdi. Bunlar bu iki oyuncudan beklenen işler değil. Özellikle Volkan psikolojik olarak rahat değil. Ben Volkan suretini biliyorum. Bu gördüğüm bildiğimiz Volkan değil.

0-0 da iyiydi ama bitmedi

Maçın son 15 dakikasında bir kez daha gördüğümüz bir gerçek var. Bu çok iyi oyuna rağmen Fenerbahçe’nin hâlâ bir kontratak şablonu yok. Rakip topyekün gelirken onu tehdit edecek bir silahınız yoksa başınıza gelecek olan bir dahaki sefere daha kalabalık gelmeleri olacaktır. Fenerbahçe için bu maçta 0-0 da iyi bir sonuçtu ama 1-0 da işi bitirmedi. Vrba’nın hatalı stratejisinin üzerine yeniden hata yapmasını beklememek lazım. O bu sorunu görecektir. Aykut Kocaman acilen bu soruna odaklanmalı. Fenerbahçe hızlı ve planlı çıkmayı başaramazsa ikinci maçta baskı yiyebilir. Ve dün yapılan harika iş boş olur. Fenerbahçe çok iyiydi. Çok daha iyi olabilir.

2 yorum:

  1. ordan mağlubiyet ilede ayrılabilirdik hiç belli olmaz dı

    YanıtlaSil
  2. hayırlısı neyse o olsun

    YanıtlaSil